Thumbnail

Bir marinanın otoparkında yaşanan olay, çevrede büyük bir yankı uyandırdı. Otopark çıkışında etrafa rahatsızlık veren 4 şüpheli, kendilerini polise ihbar edeceğini söyleyen otopark görevlisiyle tartışmaya başladı. Bu sırada olay yerinden geçen Muharrem Can Kurtuluş, şüphelilerin sataşmasına maruz kaldı. Olayın büyümesiyle birlikte çevredeki vatandaşlar da duruma müdahil oldu. Şüphelilerin agresif tavırları, otopark görevlisinin ve Muharrem Can Kurtuluş'un güvenliğini tehlikeye attı. Olay yerine çağrılan polis ekipleri, duruma müdahale ederek şüphelileri gözaltına aldı. Olayın ardından yapılan incelemelerde, şüphelilerin daha önce de benzer olaylara karıştığı ortaya çıktı. Bu tür olayların önüne geçmek için güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiği vurgulandı. Olay, sosyal medyada da geniş yankı bulurken, birçok kullanıcı güvenlik zaafiyetine dikkat çekti. Yetkililer, benzer olayların tekrar yaşanmaması için gerekli tedbirlerin alınacağını belirtti.

Thumbnail

Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulu'nun üçüncü resmi toplantısında yaptığı konuşmada, 2025 yılının sıfır atık dönüşüm yılı olarak ilan edilmesi gerektiğini vurguladı. Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, çevre kirliliği ve atık yönetimi konularında küresel bir farkındalık oluşturmanın önemine dikkat çekti. Bu bağlamda, 2025 yılının sıfır atık yılı olarak belirlenmesinin, dünya genelinde sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada önemli bir adım olacağını ifade etti.

Erdoğan, sıfır atık projelerinin sadece çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal boyutlarıyla da ele alınması gerektiğini belirtti. Bu projelerin, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak adına kritik bir öneme sahip olduğunu dile getirdi. Ayrıca, bireylerin ve toplumların bu konuda bilinçlendirilmesinin, atık yönetiminde başarılı sonuçlar elde edilmesine katkı sağlayacağını ifade etti.

Toplantıda, sıfır atık hedeflerine ulaşmak için uluslararası işbirliklerinin artırılması gerektiği de vurgulandı. Emine Erdoğan, bu konuda Türkiye'nin öncü rol üstlenmeye hazır olduğunu belirterek, diğer ülkeleri de bu konuda daha aktif olmaya davet etti.

Thumbnail

BAYKAR, Bayraktar Kızılelma'nın iki yıl önceki ilk uçuşunu sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımla kutladı. Bayraktar Kızılelma, Türkiye'nin yerli ve milli insansız hava aracı projelerinden biri olarak dikkat çekiyor. İki yıl önce ilk kez gökyüzüyle buluşan Kızılelma, o günden bu yana önemli gelişmeler kaydetti. Gelişmiş teknolojik özellikleri ve yenilikçi tasarımıyla havacılık sektöründe fark yaratan bu araç, Türkiye'nin savunma sanayisindeki gücünü artırmayı hedefliyor. BAYKAR'ın sosyal medya paylaşımında, Kızılelma'nın gelecekteki vizyonu ve potansiyeli vurgulandı. Bu gelişme, Türkiye'nin havacılık ve savunma sanayisinde kat ettiği mesafeyi bir kez daha gözler önüne seriyor. Kızılelma'nın başarısı, yerli üretim kapasitesinin ve teknolojik yeniliklerin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. BAYKAR, bu tür projelerle Türkiye'nin uluslararası arenada daha güçlü bir konumda yer almasını amaçlıyor. Bayraktar Kızılelma'nın gelecekteki başarıları, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde büyük bir merakla bekleniyor.

Thumbnail

Türk Hava Kurumu (THK) bünyesinde faaliyet gösteren Genç Kanatlar Topluluğu, gençlerin havacılık sektörüne olan ilgisini artırmak ve hayallerini gerçekleştirmelerine olanak tanımak amacıyla önemli bir platform sunuyor. Gönüllülük esasına dayalı bu topluluk, gençlerin havacılık alanında bilgi ve deneyim kazanmalarını sağlıyor. Eğitim programları, uçuş simülasyonları ve çeşitli etkinliklerle gençler, sektöre dair kapsamlı bir anlayış geliştiriyor. Bu programlar, gençlerin hem teorik hem de pratik bilgi edinmelerine olanak tanıyor. Genç Kanatlar Topluluğu, sadece pilotluk değil, aynı zamanda havacılığın diğer alanlarında da kariyer yapmayı düşünen gençlere rehberlik ediyor. THK'nın bu girişimi, gençlerin havacılık tutkusunu profesyonel bir kariyere dönüştürmelerine yardımcı oluyor. Ayrıca, topluluk üyeleri, ulusal ve uluslararası yarışmalara katılarak kendilerini geliştirme fırsatı buluyor. Bu tür etkinlikler, gençlerin özgüvenlerini artırırken, aynı zamanda sektördeki yenilikleri takip etmelerine de olanak sağlıyor. Genç Kanatlar Topluluğu, havacılık tutkusunu paylaşan gençleri bir araya getirerek, geleceğin havacılık profesyonellerini yetiştirmeye devam ediyor.

Thumbnail

AFAD, Suriye'de iç savaşın etkisiyle çöken rejimin kontrolündeki Sednaya Askeri Hapishanesi'nde mahsur kalmış olabileceği düşünülen kişiler için arama kurtarma ekiplerini bölgeye sevk edeceğini duyurdu. Türkiye'nin afet ve acil durum yönetiminden sorumlu kurumu olan AFAD, bu tür uluslararası krizlerde hızlı ve etkili müdahale kapasitesiyle tanınıyor. Sednaya Hapishanesi, geçmişte insan hakları ihlalleriyle gündeme gelmiş ve uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmişti. AFAD'ın bu adımı, hem insani yardım hem de uluslararası dayanışma açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ekiplerin bölgeye ulaşmasının ardından, enkaz altında kalmış olabilecek kişilerin kurtarılması için yoğun bir çalışma yürütülecek. Bu tür operasyonlar, hem teknik ekipman hem de uzman personel gerektirdiğinden, AFAD'ın hazırlık süreci titizlikle planlandı. Türkiye'nin bu girişimi, bölgedeki insani krizlere duyarlılığını bir kez daha gözler önüne seriyor. AFAD'ın müdahalesi, uluslararası toplumun dikkatini Suriye'deki insani duruma çekmek açısından da önemli bir adım olarak görülüyor.

Thumbnail

İstanbul'da yaşayan Özer Hazıroğlu, 5 yıl önce satın aldığı televizyonunun ekran panelinde arıza meydana gelmesi üzerine, garanti süresi dolduğu gerekçesiyle değişim talebinin reddedilmesi karşısında hukuk mücadelesi başlattı. Hazıroğlu'nun avukatı Damlanur Kaya'nın desteğiyle açılan davada, mahkeme tüketici lehine emsal bir karar verdi. Mahkeme, ürünün kullanım ömrü dolmadığı sürece tüketicinin değişim talep etme hakkının bulunduğunu belirtti. Bu karar, garanti süresi dolmuş olsa bile ürünün kullanım ömrü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Tüketiciler için önemli bir hak olan bu karar, benzer durumlarla karşılaşan birçok kişiye yol gösterici nitelikte. Artık, garanti süresi dolmuş ürünlerde bile kullanım ömrü dikkate alınarak, tüketicilerin haklarını arayabilecekleri bir emsal teşkil ediyor. Tüketici haklarının korunması açısından büyük önem taşıyan bu karar, mağduriyet yaşayan birçok kişiye umut ışığı oldu. Bu tür davaların artması, firmaların garanti politikalarını gözden geçirmelerine ve tüketici haklarına daha fazla önem vermelerine yol açabilir.

Thumbnail

Bursa Adliyesi'nde meydana gelen silahlı saldırı, Türkiye'yi yasa boğdu. Duruşma sırasında çıkan olayda, tutuklu sanıklar Mertcan Akça ve babası Köksal Akça hayatını kaybederken, Jandarma Uzman Çavuş Nurettin Yaşar yaralanmıştı. Hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Yaşar, şehit oldu. Cenaze töreninde, 8 aylık bebeğinin tabuta dokunduğu anlar, törene katılanların gözyaşlarına boğulmasına neden oldu. Eşi ve yakınları, bu acı kaybın derin üzüntüsünü yaşarken, törene katılanlar da gözyaşlarını tutamadı. Yaşar'ın şehit olması, ülke genelinde büyük bir üzüntü yaratırken, saldırının detayları ve faillerin cezalandırılması için yürütülen soruşturma titizlikle devam ediyor. Bu acı olay, adliye güvenliğinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yetkililer, benzer olayların önüne geçmek için gerekli önlemlerin alınacağını belirtti. Şehit Nurettin Yaşar, memleketinde dualarla son yolculuğuna uğurlandı.

Thumbnail

İzmir'in Konak ilçesinde yaşanan olay, eğlence mekanında tanışan iki kişi arasında gelişti. M.K. (27), eğlence mekanında tanıştığı C.A. (45) ile dışarıda alkol almaya devam etti. Ancak gece, beklenmedik bir şekilde son buldu. M.K., C.A.'yı darbederek 5 bin Euro'sunu gasbetti. Olay sonrası C.A.'nın şikayeti üzerine polis tarafından gözaltına alınan M.K., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Bu tür olaylar, toplumda güvenlik endişelerini artırırken, adli makamların hızlı müdahalesi, adaletin sağlanması açısından önem taşıyor. İzmir'de yaşanan bu olay, eğlence mekanlarında tanışan kişilerin dikkatli olması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Olayın ardından sosyal medyada da geniş yankı bulan bu durum, kullanıcılar arasında tartışmalara yol açtı. İzmir Emniyeti, benzer olayların önüne geçmek için denetimlerini artırmayı planlıyor. Vatandaşların güvenliği için alınacak önlemler, kamuoyunun da dikkatini çekiyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için bireylerin daha dikkatli ve bilinçli hareket etmeleri gerektiği vurgulanıyor.

Thumbnail

Kahramanmaraş'ın geleneksel lezzetlerinden biri olan tirşik çorbası, bağışıklık sistemini güçlendiren özellikleriyle dikkat çekiyor. Özellikle kış aylarında tercih edilen bu çorba, doğal içerikleri ve eşsiz aromasıyla büyük ilgi görüyor. 48 yaşındaki Fatma Uzun'un elinden çıkan tirşik çorbası, sadece Kahramanmaraş'ta değil, İzmir ve İstanbul gibi büyük şehirlerde de talep görüyor. Uzun, siparişleri özenle hazırlayarak kargoyla gönderiyor. Kasesi 40 TL olan bu lezzet, hem sağlıklı hem de ekonomik bir seçenek sunuyor. Tirşik çorbası, içeriğindeki doğal malzemeler sayesinde bağışıklık sistemini destekleyerek soğuk kış günlerinde vücudu korumaya yardımcı oluyor. Bu nedenle, tirşik çorbası sadece lezzetiyle değil, sağlığa olan katkılarıyla da ön plana çıkıyor. Kahramanmaraş'tan gelen bu özel lezzet, kış aylarında sofraların vazgeçilmezi haline gelmiş durumda. Fatma Uzun'un titizlikle hazırladığı tirşik çorbası, doğal ve sağlıklı beslenmek isteyenler için ideal bir seçenek sunuyor. İzmir ve İstanbul'dan gelen yoğun talepler, tirşik çorbasının ne kadar sevildiğini gösteriyor.

Thumbnail

Suriyeli Naver İsmail'in yaşadığı trajedi, Suriye'deki insan hakları ihlallerinin çarpıcı bir örneği olarak gündeme geldi. Hatay'da yaşayan İsmail, ağabeyi ve kardeşinin Esad rejimi tarafından tutuklanarak Sednaya Cezaevi'ne kapatıldığını ve burada ağır işkence sonucu hayatlarını kaybettiklerini açıkladı. Sednaya Cezaevi, insan hakları örgütleri tarafından "ölüm cezaevi" olarak adlandırılıyor ve burada yaşanan işkenceler uluslararası kamuoyunda sıkça eleştiriliyor. İsmail, kardeşlerinin cenazelerini bile alamadıklarını belirterek, yaşadıkları acının tarif edilemez olduğunu ifade etti. Bu tür olaylar, Suriye'deki insan hakları ihlallerinin boyutunu gözler önüne seriyor ve uluslararası toplumun dikkatini bu bölgedeki duruma çekiyor. İsmail'in hikayesi, sadece bir ailenin değil, birçok Suriyeli ailenin yaşadığı trajediyi temsil ediyor. Bu tür olaylar, savaşın ve baskının gölgesinde yaşayan insanların seslerini duyurmak için önemli bir fırsat sunuyor. Uluslararası toplumun bu tür insan hakları ihlallerine karşı daha etkili adımlar atması gerektiği bir kez daha ortaya çıkıyor.

8.