Thumbnail

Sırrı Süreyya Önder'in AORT Damarı Yırtıldı: Ameliyat Süreci ve Son Durumu

Sırrı Süreyya Önder, Türkiye'nin gündeminde önemli bir yer tutan DEM Parti İmralı Heyeti üyesi ve Meclis Başkanvekili olarak biliniyor. Son günlerde yaşanan sağlık durumu, kamuoyunda büyük bir endişeye yol açtı. AORT damarı yırtılan Önder, 8 saat süren ağır bir ameliyata alındı. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, ameliyat süreci hakkında bilgi vererek, Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumunun kritik olduğunu belirtti.

Ameliyat Süreci

Önder'in AORT damarı yırtılması, ani bir sağlık sorunu olarak ortaya çıktı. Bu tür bir durum, acil müdahale gerektiren bir sağlık sorunu olarak kabul ediliyor. Ameliyat, uzman bir ekip tarafından gerçekleştirildi ve 8 saat sürdü. Sağlık Bakanı, ameliyatın zorlu geçtiğini ve Önder'in şu an için yoğun bakımda takip edildiğini açıkladı.

Son Durum

Ameliyat sonrası Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumu hakkında peş peşe açıklamalar yapıldı. Bakan Memişoğlu, Önder'in durumunun ciddiyetini vurgularken, sağlık ekiplerinin elinden geleni yaptığını ifade etti. Kamuoyunun merakla beklediği son durum, sosyal medya ve haber kanallarında geniş bir yankı buldu.

Kamuoyunun Tepkisi

Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumu, sosyal medyada da gündem oldu. Birçok kullanıcı, geçmiş olsun dileklerini iletti ve Önder'in bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni etti. Bu tür olaylar, toplumda dayanışma ve destek duygularını artırıyor.

Sonuç

Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumu, Türkiye'nin siyasi gündeminde önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Ameliyat süreci ve son durumu hakkında yapılan açıklamalar, kamuoyunun dikkatini çekiyor. Önder'in bir an önce sağlığına kavuşması, hem siyasi hem de toplumsal açıdan büyük bir önem taşıyor.

Thumbnail

Özel hastanede korkunç yumurtalık ticareti! Kadınların yumurtalarını 20 bin-30 bin TL karşılığında satın alarak ABD’deki müşterilerine pazarladığı iddia edilen Ataşehir’deki kadın doğum merkezinde sessizlik hâkim. Merkeze daha önce de uzmanlık alanı dışındaki uygulamalar nedeniyle şikayetler gelmişti. Bu durum, sağlık sektöründe etik sorunları ve yasal boşlukları gündeme getiriyor.

Yumurtalık ticareti, son yıllarda dünya genelinde artan bir sorun haline geldi. Türkiye'de de benzer olayların yaşanması, hem kadın sağlığını hem de toplumun güvenini zedeleyen bir durum. Ataşehir'deki olay, bu tür uygulamaların ne denli yaygınlaştığını gözler önüne seriyor. Kadın doğum merkezinin kapısında yaşanan bu olay, sadece bir sağlık skandalı değil, aynı zamanda insan ticareti boyutuna da ulaşan bir durum.

Kadınların yumurtalarını satma motivasyonları arasında ekonomik zorluklar ve maddi kazanç yer alıyor. Ancak bu süreçte, kadınların sağlığı ve geleceği tehlikeye atılıyor. Yumurtalık ticareti, sadece bireyleri değil, toplumun genel sağlığını da tehdit eden bir mesele. Bu tür uygulamaların önlenmesi için yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi ve denetimlerin artırılması gerekiyor.

Sonuç olarak, Ataşehir'deki olay, sağlık sektöründe yaşanan etik sorunların ve yasal boşlukların bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Kadınların sağlığını korumak ve insan ticaretine karşı durmak için toplumun tüm kesimlerine büyük görevler düşüyor.

Thumbnail

Güneş açtı, zirai don tehlikesi bitmedi! Meteoroloji'den o illere uyarı: Kar yağışı devam edecek mi? 16 Nisan hava durumu

Türkiye’nin kuzey, iç ve doğu bölgelerinde hava durumu değişkenlik göstermeye devam ediyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, özellikle bu bölgelerde zirai don tehlikesine dikkat çekiyor. Gündüz saatlerinde sıcaklıkların artması beklenirken, akşam saatlerinde ise kar yağışlarının devam edeceği öngörülüyor. Bu durum, tarım sektörü için önemli bir risk oluşturuyor.

Hava durumu tahminlerine göre, özellikle Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde kar yağışları etkisini sürdürecek. Meteoroloji, çiftçilerin bu durumu göz önünde bulundurarak önlemler almasını öneriyor. Zirai don riski, özellikle çiçek açan meyve ağaçları için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu nedenle, çiftçilerin hava koşullarını yakından takip etmesi ve gerekli tedbirleri alması önem taşıyor.

Sıcaklıkların gündüz saatlerinde artması, bazı bölgelerde bahar havasının hissedilmesine neden olsa da, akşam saatlerinde düşen sıcaklıklar ve kar yağışı, tarım ürünleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Meteoroloji, özellikle bu durumu göz önünde bulundurarak, çiftçilere ve tarım sektörüne yönelik uyarılarda bulunuyor.

Sonuç olarak, Türkiye’nin kuzey, iç ve doğu bölgelerinde hava durumu değişkenliğini sürdürüyor. Gündüz sıcaklıklarının artması beklenirken, akşam saatlerinde kar yağışlarının devam etmesi, zirai don tehlikesini artırıyor. Çiftçilerin bu durumu dikkate alarak önlemler alması büyük önem taşıyor.

Thumbnail

Tazminata Temmuz zammı! Çalışanlar dikkat: Hesaplamada neler değişecek? Maaşa göre ne kadar ödeme yapılacak?

Kıdem tazminatı, işten ayrılan çalışanlar için önemli bir güvence sağlamaktadır. Türkiye'de çalışanların en çok merak ettiği konulardan biri olan kıdem tazminatı, Temmuz ayında yapılacak zamlarla birlikte yeniden gündeme geldi. İşte bu süreçte dikkat edilmesi gereken noktalar ve hesaplamada değişiklikler.

Kıdem Tazminatı Nedir?

Kıdem tazminatı, işveren tarafından işten çıkarılan veya kendi isteğiyle işten ayrılan çalışanlara, çalışma süresine bağlı olarak ödenen bir tazminat türüdür. Çalışanların haklarını koruyan bu uygulama, iş hayatında önemli bir yer tutmaktadır.

Temmuz Zammı ile Değişiklikler

Temmuz ayı itibarıyla kıdem tazminatında yapılacak zamlar, çalışanların alacakları tazminat miktarını doğrudan etkileyecek. İşten ayrılanların alacakları tazminat, son brüt maaş üzerinden hesaplanmaktadır. Bu nedenle, çalışanların maaşlarındaki artışlar, tazminat hesaplamalarında da önemli bir rol oynamaktadır.

Ek Ödemelerin Önemi

Kıdem tazminatı hesaplamasında sadece brüt maaş değil, aynı zamanda çalışırken sağlanan ek ödemeler de dikkate alınmaktadır. Prim, ikramiye gibi ek ödemeler, tazminat miktarını artırarak çalışanların alacakları toplam tutarı yükseltmektedir. Bu nedenle, çalışanların ek ödemelerini de göz önünde bulundurarak hesaplama yapmaları önemlidir.

Hesaplama Örneği

Örneğin, bir çalışanın son brüt maaşı 10.000 TL ve çalışma süresi 5 yıl ise, kıdem tazminatı hesaplaması şu şekilde olacaktır:

- 10.000 TL (son brüt maaş) x 5 (çalışma yılı) = 50.000 TL
- Eğer çalışanın ek ödemeleri toplamda 5.000 TL ise, toplam tazminat 55.000 TL olacaktır.

Sonuç

Temmuz ayında yapılacak zamlar, kıdem tazminatı hesaplamalarını etkileyecek ve çalışanların alacakları tazminat miktarını artıracaktır. Çalışanların, brüt maaşlarının yanı sıra ek ödemelerini de dikkate alarak hesaplama yapmaları, alacakları tazminatın doğru bir şekilde belirlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Thumbnail

İstanbul-Paris Transfer Hattı: Osimhen'in Olası Gidişi ve PSG İlgisi

Nijeryalı forvet Victor Osimhen, son dönemde futbol dünyasında adından sıkça söz ettiriyor. Özellikle Serie A'da gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çeken Osimhen, transfer döneminin en çok konuşulan isimlerinden biri haline geldi. Galatasaray, Osimhen'in olası gidişine hazırlık olarak PSG gibi büyük bir kulüple bağlantılar kurmaya başladı. Sarı-Kırmızılılar, Osimhen'in transferinin gerçekleşmesi durumunda, dünyaca ünlü bir forvet almak için harekete geçecek.

Osimhen'in PSG'ye transfer olma ihtimali, Galatasaray'ın transfer stratejilerini etkileyebilir. PSG'nin, Osimhen gibi bir yıldızı kadrosuna katması, Galatasaray için büyük bir kayıp anlamına gelebilir. Bu durumda, Sarı-Kırmızılılar, alternatif forvet adayları üzerinde yoğunlaşmak zorunda kalacak. Özellikle Avrupa'nın önde gelen liglerinde performans gösteren forvetler, Galatasaray'ın radarına girebilir.

Galatasaray, Osimhen'in gidişi durumunda, hem taraftarlarını hem de futbol camiasını etkileyecek bir transfer süreci yönetmek zorunda. Bu süreçte, kulüp yönetimi, taraftarların beklentilerini karşılamak için dikkatli adımlar atmalı. Transfer döneminin hareketli geçmesi beklenirken, Galatasaray'ın hangi forvetle anlaşacağı merak konusu.

Sonuç olarak, Osimhen'in PSG'ye transfer olma ihtimali, Galatasaray için büyük bir fırsat ve risk barındırıyor. Sarı-Kırmızılılar, bu süreçte doğru hamleleri yaparak, hem takımın geleceğini güvence altına almalı hem de taraftarlarının beklentilerini karşılamalı. Transfer döneminin nasıl şekilleneceği ise futbolseverler tarafından heyecanla bekleniyor.

Thumbnail

İnan Kıraç'ın Adli Tıp Süreci: Şok Eden Sorular ve Cevaplar

Ünlü iş insanı İnan Kıraç, son günlerde gündemi sarsan bir olayla gündeme geldi. 87 yaşındaki Kıraç, Emine Alangoya ile yaptığı evlilik nedeniyle tartışmaların odağı haline geldi. Kızı İpek Kıraç, babasının akıl sağlığının yerinde olmadığını öne sürerek evliliğin iptali için dava açtı. Bu süreçte İnan Kıraç, Adli Tıp'a gönderildi ve burada kendisine yöneltilen sorular dikkat çekti.

Adli Tıp sürecinde Kıraç'a, zihinsel durumu ve evlilikle ilgili çeşitli sorular soruldu. Cevapları ise hem mahkemeyi hem de kamuoyunu şaşırttı. Kıraç, sorulara verdiği yanıtlarla akıl sağlığının sorgulanmasına neden oldu. Bu durum, medyada geniş yankı buldu ve birçok kişi tarafından tartışıldı. Kıraç'ın evliliği, aile içinde de huzursuzluk yarattı. Kızı İpek, babasının bu evliliği yapacak durumda olmadığını savunarak, durumu mahkemeye taşıdı.

İnan Kıraç'ın Adli Tıp sürecindeki ifadesi, toplumda büyük bir merak uyandırdı. Kıraç'ın verdiği cevaplar, hem kendi hayatı hem de ailesi açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Bu olay, sadece bir evlilik davası değil, aynı zamanda bir aile dramı olarak da değerlendiriliyor. Kıraç'ın akıl sağlığına dair tartışmalar, kamuoyunda geniş bir ilgiyle takip ediliyor.

Sonuç olarak, İnan Kıraç'ın Adli Tıp süreci, hem kişisel hem de toplumsal açıdan önemli bir konu haline geldi. Bu durum, Türkiye'deki aile yapıları, yaşlılık ve akıl sağlığı gibi konuları da gündeme getiriyor. Kıraç'ın durumu, ilerleyen günlerde daha fazla tartışmaya neden olabilir.

Thumbnail

Aileleri kapsayan yeni düzenleme ile 2025 Aile Yılı kapsamında uçak, tren ve otobüs biletlerinde yüzde 50’ye varan indirimler başladı. Bu kampanya, ailece seyahat etmek isteyenler için büyük bir fırsat sunuyor. Aile Yılı'nın ilan edilmesiyle birlikte, Türkiye genelinde ailelerin seyahat etmelerini teşvik etmek amacıyla hayata geçirilen bu indirimler, hem bütçeyi rahatlatıyor hem de birlikte geçirilen zamanın değerini artırıyor.

Aile Yılı kapsamında sunulan indirimler, özellikle yaz tatili döneminde ailelerin seyahat planlarını kolaylaştıracak. Uçak, tren ve otobüs biletlerinde sağlanan bu avantajlar, ailelerin daha fazla yer keşfetmesine ve birlikte keyifli anılar biriktirmesine olanak tanıyacak. Seyahat etmek isteyen aileler, bu indirimlerden yararlanarak hem ekonomik hem de eğlenceli bir tatil deneyimi yaşayabilirler.

Kampanya detaylarına bakıldığında, indirimlerin nasıl uygulanacağı ve hangi tarihler arasında geçerli olacağı gibi bilgiler de dikkat çekiyor. Aile Yılı indirimleri, yalnızca belirli tarihlerde geçerli olup, ailelerin seyahat planlarını bu tarihlere göre yapmaları önem taşıyor. Ayrıca, indirimlerden yararlanmak için bilet alımında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar da bulunuyor.

Aile Yılı'nın getirdiği bu fırsatlar, ailelerin birlikte seyahat etme alışkanlıklarını artırmayı hedefliyor. Ailece yapılan seyahatler, hem bireyler arasında bağları güçlendiriyor hem de yeni yerler keşfetme imkanı sunuyor. Bu nedenle, seyahat planlarınızı yaparken bu indirimleri göz önünde bulundurmakta fayda var.

Sonuç olarak, 2025 Aile Yılı kapsamında sunulan indirimler, ailelerin seyahat etme isteğini artırmakta ve ekonomik açıdan büyük bir avantaj sağlamaktadır. Ailece seyahat etmek isteyenler için bu fırsatları değerlendirmek, unutulmaz anılar biriktirmek için harika bir fırsat sunuyor.

Thumbnail

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'nin kuzeyine yaptığı ziyarette, askeri operasyonların devam edeceği mesajını verdi. Bu ziyaret, bölgedeki askeri birliklerle gerçekleştirdiği görüşmelerle desteklendi. Netanyahu, Gazze'deki saldırıların süreceğini vurgulayarak, askeri stratejinin değişmeyeceğini belirtti. Bu durum, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve bölgedeki gerginliği artırdı.

Netanyahu'nun Gazze'ye yaptığı bu ziyaret, askeri operasyonların kapsamı ve hedefleri hakkında önemli bilgiler sundu. Başbakan, bölgedeki askeri liderlerle yaptığı görüşmelerde, hedeflerin net olduğunu ve sivil kayıpların en aza indirilmesi gerektiğini ifade etti. Ancak, bu tür açıklamalar, sivil halk üzerindeki etkileri nedeniyle eleştirilmeye devam ediyor.

Bölgedeki çatışmaların artması, uluslararası toplumun dikkatini çekiyor. Birçok ülke, İsrail'in askeri operasyonlarını kınarken, barış çağrıları yapıyor. Netanyahu'nun açıklamaları, bu bağlamda daha fazla tartışma yaratacak gibi görünüyor.

Sonuç olarak, Netanyahu'nun Gazze'nin kuzeyine yaptığı ziyaret, bölgedeki askeri stratejilerin ve operasyonların süreceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu durum, hem yerel hem de uluslararası düzeyde büyük bir ilgiyle takip ediliyor.

Thumbnail

Çin'den ABD'ye Ticaret Hamlesi: Boeing Uçakları Alımını Durdurdu

Çin, ABD'nin yüzde 145'lik gümrük vergisi uygulama kararına karşılık olarak yerli havayolu şirketlerine Boeing uçaklarının alımını durdurma talimatı verdi. Bu durum, iki büyük ekonominin ticaret ilişkilerinde yeni bir gerilime yol açtı. Çin'in bu hamlesi, yalnızca Boeing için değil, aynı zamanda küresel havacılık endüstrisi için de önemli sonuçlar doğurabilir.

Çin'in Ticaret Stratejisi

Çin, son yıllarda ticaret politikalarını agresif bir şekilde belirleyerek, ABD ile olan ticaret dengesini lehine çevirmeye çalışıyor. ABD'nin gümrük vergisi uygulaması, Çin'in yanıt vermesi için bir fırsat sundu. Bu bağlamda, yerli havayolu şirketlerine Boeing uçaklarının alımını durdurma talimatı vermesi, Çin'in stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu durum, Boeing'in satışlarını olumsuz etkileyebilir ve şirketin piyasa değerinde dalgalanmalara neden olabilir.

Havacılık Sektöründe Etkileri

Boeing, dünya genelinde en büyük uçak üreticilerinden biri olarak biliniyor. Çin'in bu kararı, Boeing'in Asya pazarındaki konumunu zayıflatabilir. Ayrıca, bu durum, diğer havayolu şirketlerinin de alım kararlarını etkileyebilir. Çin'in yerli havayolu şirketlerine yönelmesi, yerli üretim ve teknolojiye olan yatırımları artırabilir. Bu da, Çin'in havacılık endüstrisinde bağımsızlığını pekiştirmesine yardımcı olabilir.

Gelecek Perspektifi

Çin'in bu hamlesinin uzun vadeli etkileri, iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerinin geleceğini belirleyecek. ABD'nin karşılık verme ihtimali, ticaret savaşının daha da derinleşmesine neden olabilir. Bu süreçte, diğer ülkelerin de bu iki büyük ekonominin çatışmasından nasıl etkileneceği merak konusu. Küresel ticaretin dinamikleri, bu tür hamlelerle değişebilir ve yeni fırsatlar doğurabilir.

Sonuç olarak, Çin'in Boeing uçak alımını durdurma kararı, sadece iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerini değil, aynı zamanda küresel havacılık endüstrisini de etkileyen önemli bir gelişmedir. Bu durum, ticaret savaşlarının ne denli karmaşık ve öngörülemez olabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Thumbnail

Ankara Valiliği, son günlerde gündemi meşgul eden siyasi operasyon iddialarına yanıt verdi. Emniyetin 12/12 çalışma sistemine ilişkin yapılan açıklamada, bu uygulamanın asayiş suçlarına yönelik olarak gerçekleştirilen huzur uygulamaları olduğu belirtildi. Valilik, bu tür iddiaların asılsız olduğunu vurgulayarak, güvenlik güçlerinin görevlerini yerine getirmeye devam edeceğini ifade etti.

Ankara'da son dönemde artan asayiş olayları, halk arasında endişe yaratmıştı. Valilik, bu tür olayların önlenmesi amacıyla düzenli olarak yapılan huzur uygulamalarının önemine dikkat çekti. Emniyetin 12/12 çalışma sistemi, suç oranlarını azaltmak ve halkın güvenliğini sağlamak için oluşturulmuş bir strateji olarak öne çıkıyor. Bu uygulama, belirli periyotlarla gerçekleştirilen denetimlerle destekleniyor.

Açıklamada, asayiş suçlarına karşı alınan önlemlerin yanı sıra, vatandaşların güvenliğinin sağlanması için emniyet güçlerinin sürekli olarak çalıştığı ifade edildi. Valilik, bu tür uygulamaların siyasi bir operasyon olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu ve asıl amacın kamu güvenliğini sağlamak olduğunu belirtti.

Sonuç olarak, Ankara Valiliği'nin yaptığı açıklama, güvenlik güçlerinin çalışmalarının önemini bir kez daha ortaya koydu. Asayiş suçlarına karşı yürütülen bu tür uygulamalar, toplumun huzurunu sağlamak adına kritik bir rol oynuyor. Vatandaşların güvenliği için yapılan bu çalışmalar, siyasi tartışmaların ötesinde bir gereklilik olarak değerlendirilmeli.